Mart 2001'de THK Üniversitesi kuruldu. Rektör Prof. Dr. Ünsal Ban, hedeflerini açıkladı: "Türkiye aya çıkacak. Yerli otomobilden önce 2014'te yerli uçağı üreteceğiz. 2023'te uzay aracımızı fırlatacağız"
Lisanslı pilotlar yetiştirilecek
Her Kurban Bayramı'nın nostaljisidir Türk Hava Kurumu (THK). Onu kurban derisi toplama tartışmaları ile hatırlarız hep. Bu Kurban Bayramı'nda bangır bangır "Kurban derilerinizi THK'ya bağışlayın" anonslarını, ilanlarını pek görmedik. "THK ne yapıyor" acaba diye bir merak kapladı içimizi. Gittik, gördük. THK'nın artık kendi kurumsal kimliği ile örtüşen bir işe girişmişler, havacılık ve uzay alanında bir ihtisas üniversitesi kurmuşlar. 3 Mart 2011'de kurulan üniversite, 2011-2012 eğitim-öğretim yılında ilk öğrencilerini almış. Kurban derisi toplamakla anılan kurum, lisanslı pilotlar yetiştirip Türkiye'nin pilot açığını kapatacak, sanayi ile işbirliği yapıp uçak üretecek. THK Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ünsal Ban, ABD Başkanı John F. Kennedy'nin 1961'de seçimi kazandıktan sonra Kongre'de ABD halkına verdiği müjdeyi verdi, "Ay'a çıkacağız" dedi. 2023 hedefine Türkiye'nin uzay aracını da ekledi.
YERLİ OTOMOBİLDEN ÖNCE YERLİ UÇAK ÜRETECEĞİZ
* Türk Hava Kurumu (THK) neden üniversite kurma ihtiyacı duydu?
Özellikle Türkiye'nin son yıllarda havacılık sanayisinde ortaya çıkan insan açığını, kalifiye eleman açığını giderebilmek amacıyla THK üniversite kurdu. THK 1925 yılında kurulmuş olan bir kurum. Bu bağlamda bakıldığında havacılık işi de THK'ya yakışır diye düşünülmüş olmalı ki THK üniversitesi kuruldu. THK, 1925 yılından bu yana havacılık ve uzay alanlarında gösterdiği faaliyetler bir altyapıya sahip. Her ülkede mutlaka okulumuzla ilgili temsilcilikler bulunacak. Türk Hava Kurumu Üniversitesi, 3 şehirde hizmet verecek. Türkiye'de bu konuda bir ilk konumundadır. Karşılıklı eğitim uçuşları gibi havacılık uygulamalarının yapılabildiği nadir üniversitelerden biridir. Bünyesinde bulunan 77 adet son teknoloji donanımlı uçak ile Türkiye'nin havacılık eğitiminde en büyük filoya sahip kurumudur.
* Bu yıl eğitim öğretime başladınız, nasıl bir ilk yıl yaşıyorsunuz?
Biz 3 Mart 2011'de kurulmuş çok genç bir üniversiteyiz. Hava Ulaştırma ve İşletme Fakültesi olarak 2 fakülteyle öğretime başladık. Ayrıca İzmir Havacılık Meslek Yüksek Okulumuz da öğretime başladı. İlk yılımız olmasına rağmen adımızı altın harflerle yazdırdık. Ankara'da vakıf üniversiteleri arasında birinci olduk. Türkiye genelinde de 9. olduk. İlk yılımız olmasına rağmen yüzde 100 doluluk oranına eriştik. LYS'de ilk 10 bine giren öğrenciler bizi tercih etti. Bu bizim için çok büyük bir gurur.
PİLOTLAR DA SİVİLLEŞECEK
* Gelecek yıl için hedefiniz ne?
Önümüzdeki yıl 5 fakülte açacağız. Bilgisayar, elektrik-elektronik, mekatronik, endüstri, makina, uzay ve uçak mühendisliği bölümlerimiz açılacak. Hedefimiz bin öğrenci almak. Türkiye'nin ilk ihtisas üniversitesiyiz. Dünyada da 37.üniversiteyiz. Dünyanın saygın ve önde gelen üniversitelerinden biri olan Vaughn College ile yapılan akademik işbirliği ile iki üniversite arasında öğretim elemanı ve öğrenci değişim imkânı, araştırma işbirliği ve kurulacak ortak havuz sayesinde mezunların işe yerleştirilmesi süreçlerinde ortaklık yapılması gerçekleştirilecek. Yine bu anlaşma doğrultusunda Vaughn College Üniversitesi ile birlikte eğitim uçağı yapacağız.
* Bir bakıma butik üniversite oluyor, dünyada butik üniversitelerin konumu nedir?
Butik üniversiteleri ya da ihtisas üniversitelerini diğer üniversitelerden biraz daha ayrı tutmak gerekiyor. Belirlediğin bir dalda dünyadaki tüm yenilikleri, çağın ve teknolojinin hızına ayak uydurarak yakalamak çok daha kolay olur. Çünkü sadece elinizde bulunana kilitlenirsiniz. Belki de dünyada da bir 10 yıl sonra butik üniversiteler, ihtisas üniversiteleri hak ettikleri yeri daha etkin bir şekilde alacaklar.
* THK Üniversitesi mesela havacılık alanında bu sektöre ne gibi yenilikler getirecek?
Türkiye'de bugün itibariyle 805 tane yabancı pilot var. 250 tanesi THY'de geri kalanı da diğer hava yolu şirketlerinde. Türkiye'de pilot kaynağı genelde Türk Hava Kuvvetleri, uçuş okulları. Bundan sonra biz lisans eğitimi ile üniversiteli pilotları yetiştirmeye başlayacağız. Bunlar pilotaj bölümünde yetişecekler. Bu sene pilotaj bölümüne 60 öğrenci alındı, gelecek yıl 80 öğrenci alacağız. Buna rağmen Türkiye'nin pilot açığı devam edecek, Türkiye'nin yıllık 200 pilota ihtiyacı var. Üniversite sanayi işbirliği çerçevesinde öğrencilerimize birinci, ikinci ve üçüncü sınıfı takip eden yaz aylarında 40 iş günlük sürelerle sektör şirketlerinde yerinde uygulama eğitimi yapma ve buralarda çalışma olanağı sağlayacağız.
2023’te uzay aracı
* Türkiye havacılık sektöründe gelişmiş dünyanın neresinde duruyor?
Havacılık sektörüne bakıldığında son 8 yılda 5 katlık bir büyüme var. ABD'de havadaki uçakların bir anda yere konduğunu düşündüğümüzde üçte ikisine yer bulma imkânı yok, bir günde havada olan uçak sayısı 250 bin. Türkiye'de Atatürk Havalimanı'nda bir günde inen uçak sayısı bin 60, bin 100 civarında. ABD'nin nüfusu 300 milyon, bizim nüfusumuz da 70 milyon Yani, oransal olarak da baktığımızda Türkiye'nin daha kat edeceği çok yol var. Bu yol kat edilecekse bu işin artık Türk insanının işi haline getirilmesi gerekiyor.
* Türkiye bu alanda sanki biraz geç kaldı, kendi uçağımızı üretebileceğimizi daha yeni yeni telaffuz ediyoruz.
THK Üniversitesi olarak bizim hedefimiz, 2014 yılında Türkiye'nin uçak üretmesini sağlamak. 2023 yılı Türkiye Cumhuriyeti'nin 100. yılı, 2025 yılı da bizim kuruluşumuzun 100. yılı. O tarihte de kendi fırlatma kampuslarımızdan bir uzay aracını fırlatmak hayalimiz. Bu uzun vadeli hedefimiz, fakat kısa vadede biz mutlaka ilk 2 yıl içinde bir uçak üretim işine gireceğiz.
* Nasıl üreteceksiniz uçağı, üniversite imkânları ile uçak üretmek mümkün mü?
2014 yılında 2 ve 4 kişilik uçak üretme hedefimiz var. OSTİM'de bulunan 82 firmayla tek tek görüşeceğiz ve bu uçağın hangi parçalarını hangi firma yapar bakacağız. Türkiye aslında uçak üretebilecek kapasiteye sahip bir ülke. Ancak koordine olacak bir yer olmamış. THK Üniversitesi bunu koordine edecek.
* Türkiye neden kendi uçağını helikopterini üretmeye yeltenmemiş?
Aslında üretmiş, üretemediğini söylemek de doğru değil. Biz 1927 yılından 1948'li yıllara kadar uçak üretmiş bir milletiz. 15 farklı model üretmişiz. THK üretmiş, özel sektör üretmiş, fakat ne olduğunu bilmediğimiz bir şekilde THK bu üretimden vazgeçmiş. Keşke o günden bugüne gelen bir bilgi birikimi olsaydı, şu anda biz Airbus ile Boeing ile yarışabilen bir ülke olurduk. Fakat hiçbir şey için geç değil. 1941 yılında uçak üretip satan bir ülke olarak kaldığımız yerden devam edeceğiz. Biz bir çok kurum veya kuruluş ile işbirliği yaparak bu ülkede otomobilden önce uçağı üretmeyi planlıyoruz.
UÇAK ÜRETMEK DAHA KOLAY
* Otomobil üretemeyen ülke uçak üretebilir mi?
Uçak üretmek otomobil üretmekten daha kolaydır. Çünkü, uçak üretmek teknik olarak otomobil üretmekten daha kolaydır. Mesela, bir otomobili 120-130 kilometre hızdan sonra yerde tutmak havada tutmaktan daha zordur. Türkiye'deki yerli sanayi de uçak üretmeye müsait, ancak sanayide koordinasyonu sağlayamadığımız için bu üretimleri gerçekleştiremiyoruz.
* Aslında yeni çağı düşündüğümüzde kaçırdığımız otomotiv sektörünü yakalamak yerine, havacılık çağında ön almak daha mantıklı gibi.
Türkiye'nin otomotiv sektöründe rekabet edebilmesi için 100 firmayla yarışması gerekiyor. Onların kâr marjları artık minimum düzeylere inmiş durumda. Türkiye'nin başkalarının yapmadığı işe girmesi lazım. Onlardan bir tanesi de uçak sanayi. Öncelikle katma değeri yüksek, sonra orada ileriki yıllarda neler olacağını, neler çıkacağını hiç kimse bilmiyor. İşte onları eğer biz yakalarsak gelecek çağı yakalamış, bu çağın önüne geçmiş oluruz. Mesela 2023 yılında havada ne olacağını bugünden görüp bizim onu üretmemiz lazım.
* Mesela 2023'te havada ne olabilir?
Muhtemelen 2023 yılına geldiğimizde havada bugün "uçak" dediğimiz araçlar olmayacak, başka hava araçları olacak. İşte Türkiye bunu ürettiği zaman çağı yakalamış ve geçmiş olur. Eğer biz bugünden uçak üretmeye kendimizi odaklarsak 2023 yılına geldiğimizde havada başka araçlar varken biz uçak üretmeye çalışan bir ülke konumunda oluruz. O günü tasavvur etme imkânınız yok ama, mesela çok yeni pro- helikopter diye bir şey çıkardılar, olduğu yerden kalkabilen ve olduğu yere inebilen bir kişilik, kumandalı bir araç. Bunun ileriki boyutu Jetgillere kadar gider. Bizim de bugün tasarlamamız gereken çağı nasıl geçeceğimiz. Çağı geçebilmemizin yolu da o tarihte havada ne olacaksa bugünden onu bulmak veya bugün uçanlardan çok farklı bir aracı bulmak.
* Airbus ve Boeing ile rekabet edebilir mi Türkiye?
Airbus ve Boeing ile rekabet etmeye şu anda imkânımız yok, ama Türkiye şu anda küçük uçak üretiminde çok rahat pazar bulabilir. İleriki yıllarda Boeing ve Airbus ile yapacağı işbirliği ile buna benzer uçakların üretimine de girişebilir.
* Uzayla ilgili nasıl bir projeksiyonunuz var?
Türkiye uzayda mutlaka yer almalı, bir şekilde yer almalı. Bizim mali yapımız uzayla ilgili büyük projeleri kaldırma imkânına sahip değil. Fakat, biz koordinasyonu ve eşgüdümü sağladıktan sonra, uydu fırlatılmasından uyduların yapılmasına kadar bir çok noktada THK Üniversitesi olarak yer almayı planlıyoruz.
Seda ŞİMŞEK-BUGÜN
Turgut Kulaçoğlu 9 Eylül 2012 Pazar 09:10
|
ÜMİT ÇENDEK 8 Kasım 2011 Salı 01:32
|
Dr. Muzaffer Çetingüç 7 Kasım 2011 Pazartesi 10:47
|