THY DÜŞÜŞTE
Referans Gazetesi yazarı Mensur Akgül, Türk Hava Yolları’nın kısa sürede tırmandığı zirveden düşmeye başladığını yazdı. İşte Akgül'ün yazısı...
THY ile uçmanın üç altın kuralları
Türk Hava Yolları pek çok sıralamada dünyanın en iyi havayolları arasına giriyor. Hatta bence çoğunu da geçiyor. Uçak içi ve dışındaki servis rakipleriyle karşılaştırılamayacak kadar iyi. Yemekler, özellikle de kısa mesafelerde verilen sandviçler yeni ikram şirketi ile birlikte çok daha lezzetli oldu. Sık uçan yolcuların kullandığı CIP salonu da dekorasyonunun sakilliğine karşın gittiğim hemen her ülkedekinden daha iyi.
Filosu ise mükemmel. 20-30 yıl öncesinin kabus havayolu son yıllarda yaptığı atılımlarla müthiş bir değişim geçirdi, kar eder, müşterilerini tatmin eder hale geldi. Yani zirveye çıktı. Ama galiba zirveden de düşüş başladı.
Eğitim ve sistem sorunu
Görebildiğim kadarıyla ani büyüme önce eğitim, sonra da sistem sorununu gündeme getirdi. Bir ara THY uçuşlarında güler yüzlü kabin memuru bulmak imkansız gibiydi. Şu sıralarda kabin memurları daha bir güler yüzlü ama diğer sorunlar henüz çözülemedi. Galiba en önemli sorun da rezervasyon sisteminde.
Umarım onları da aşarlar. Ama ben onlar aşana kadar kendim bazı önlemler geliştirdim. Siz de benim gibi ille de THY ile uçmak istiyorsanız, THY ’nin yazılı olmayan kurallarına göre hareket etmenizde yarar var. Etmezseniz üzülürsünüz, sinirlenirsiniz, bazen de aynı bileti iki defa alırsınız.
Biletine güvenme yolcu
Benim neredeyse her hafta yaptığım iç ve dış hat uçuşlarından öğrendiğim ilk altın kural; bilete asla güvenmemek gerektiği oldu. Çünkü THY genel kural olarak fazla bilet kestiği için sizi hiçbir gerekçe göstermeden uçağa almayabilir. Elinizde ELIT bilmem ne kartı olmasına rağmen kapıda kalabilirsiniz.
Mesela benim iki hafta önce Ankara ’ya giderken yaptığım gibi sakın uçağa ve uçacağınıza güvenip randevularınızı uçak saatine göre ayarlamayın. Yüzde 5 fazla bilet kesim kuralı ya da bunun arkasına saklanan torpilli yolcu uygulaması yüzünden havaalanına gitmeden önce mutlaka elektronik check-in yaptırın. Aksi takdirde başkası uçar siz bakarsınız. Veya uçağa kavga dövüş biner, gittiğiniz yerde sinirden ne söylediğinizi bilemezsiniz.
Elektronik check-in
Elektronik check-in’in yer kapmaktan başka bir diğer faydası da elinizdeki biletin geçerli olup olmadığını anlamanız. Dedim ya altın kural THY biletine güvenmemek. Bazen THY Yeşilköy ofisinden -altını özellikle çiziyorum, herhangi bir turizm acentasından değil- aldığınız mesela Paris-İstanbul dönüş biletiniz geçersiz çıkabilir. Para verip aldığınız ve değişiklikleri kağıtla da belgelediğiniz biletin karşılığı Orly havaalanında görünmeyebilir. Üstelik size uçakta yer olmadığı da söylenebilir.
Belki yine kavga eder, dilekçe yazar, bilet gösterir, sonunda uçağa binersiniz, ama her zaman bu kadar şanslı da olmayabilirsiniz. Özellikle de rezervasyon değişikliğinizi telefonla yaptırdıysanız çok dikkatli olmanızda, 4440849 numaralı çağrı merkezinin söylediklerine güvenmemenizde yarar var.
Çağrı merkezini ararsanız, kiminle, hangi gün ve hangi saatte konuştuğunuzu mutlaka not etmeniz gerekiyor. Not etmezseniz, ihtilaf vukuunda THY sorumluluk kabul etmiyor. Sizi önce 02124652269 numaralı telefona yönlendiriyorlar, eğer bu numaranın meşgul olmadığı anı yakalarsanız sizden derdinizi anlatan bir mail yazmanızı istiyorlar, sonra da mailinizi takip etmenizi talep ediyorlar.
Çağrı merkezi kibarlığı
İtiraf etmeliyim ki her iki çağrı merkezi de son derece kibar ve tüm zorlamalarınıza rağmen sinirlerini hiç bozmayan sabırlı insanlar çalışıyor. Ancak kibar olmaları sonucu değiştirmiyor. Sizden yazdığınız maili takip etmenizi ve hakkınıza sahip çıkmanızı talep ediyorlar. İki telefon numarası arasında yaptığınız onlarca görüşme ve telefon şirketinize ödediğiniz yüklü meblağ sonrasında bir dosya numarası elde ediyorsunuz.
Ama sakın sevinmeyin. Dosya numarası elde etmeniz işe yaramıyor. Sizden rezervasyon değişikliğini hangi gün ve saatte yaptığınızı söylemenizi istiyorlar. Tabii çetele tutma alışkanlığınız yoksa, söyleyemiyorsunuz. Onlar da size yazılı veya sözlü cevap vermiyor. Daha doğrusu verdikleri cevap kusura bakmayın saati ve günü söyleyemezseniz kayıtlarımıza bakamayız oluyor. Buna rağmen herkes son derece kibar davranıyor ve siz de kibar kibar biletinizi bir kez daha satın alıyorsunuz.
Tabii bir şansınız daha var. İsterseniz ve sık uçan biriyseniz millerinizi kullanıp da uçabilirsiniz. Fakat o da öyle kolay değil. Bodrum ’dan dönüş normal şartlarda Avrupa uçuşları için kullandığınızın iki misli. Diyelim ki Bodrum’da mahsur kalmış üç kişilik bir aile için 67 bin 500 mil. Ki bu da, mili olanlar bilir, hiç fena bir rakam sayılmaz. Söylemeye gerek bile yok, insafla da bağdaşmaz.
Bol para bol mil gerek
Kısacası THY ile uçmanın ikinci altın kuralı yanınızda bol bol para, o da yoksa bol bol mil bulunması. Her zaman gerekmeyebilir ama para ve milin mutlu bir yolculuk için yanınızda bulunmasında büyük yarar var. Bence seyahat ederken bütçenizi biraz ferah tutun. Böylece tatilinizin zehir olmasının, iş ziyaretinizin gergin geçmesinin önüne geçmiş olursunuz. Hem ayrıca milli hava yolu şirketimizi de desteklersiniz. Ne olsa yakında grev ya da güçlü bir toplu pazarlık var.
Son altın kural ise bagajınızla ilgili. Bagajınız kaybolmasın, beklemeyeyim diye düşünüyorsanız, mutlaka kabin bagajı ile uçun. Benim bagajım bunca yıldır sadece iki defa kaybolup, ikisinde de bulunmuş olsa da şu sıralarda kayıp bagaj büroları önünde gördüğüm kalabalık gözümü korkutuyor. THY’dan vazgeçemeyeceğim için en yakın zaman da büyükçe bir kabin bagajı almayı düşünüyorum.
Bir de unutmadan söyleyeyim, THY’nin tüm bunları açıklayabilecek rutin cevapları var. THY çağrı merkezleriyle konuşmanız çok rahatlatıcı oluyor. Karşılaştığınız sorunun aslında sorun olmadığını ya da sorunun sizden kaynaklandığını anlıyorsunuz. İçinizi rahatlatıyorlar, şirketinizle iftihar ediyorsunuz.
Haksız da sayılmazlar. Bu devirde uçmak kolay mı? Uçmak için telefon görüşmelerinizin çetelesini tutmanız, aldığınız bilete güvenmemeniz, iki eliniz kanda olsa elektronik check-in yaptırmanız gerekiyor. Biraz da parayı gözden çıkartmanız...
Mensur AKGÜN
REFERANS