SENDİKAYA DARBE GİRİŞİMİ

İş kolu itirazında bulunulmasının hem THY, hem de THY Teknik A.Ş.’de 1 Ocak 2009 tarihinde yeniden başlayacak yeni dönem toplu iş sözleşmeleri öncesi çalışanlara THY Teknik A.Ş’de toplu sözleşme yaptırmamak amacı taşıdığı belirtiliyor.

Hava-İş Sendikası, kılıçların çekilmesine neden olan 'bomba' gelişme konusunda şu açıklamayı yaptı:

Değerli basın ve kamuoyumuza;

HAVA-İŞ sendikasının örgütlüğüne yönelik saldırılara bir yenisi eklendi.

Binlerce uçak bakım lisanslı teknisyen ve yüzlerce mühendisin çalıştığı ortadoğunun en büyük ve nitelikli uçak bakım merkezi THY Teknik A.Ş’nin  Metal İşkolunda olması gerektiği  savıyla işveren ve Hak-İş’e bağlı Çelik İş sendikasınca Hava-iş’e karşı işkolu itirazı yapıldı.

Haklarına ve sendikalarına sahip çıkan çalışanların bu tavrını bir türlü hazmademeyen, THY yönetimi ve onun sözünden çıkamayan THY Teknik A.Ş yönetiminin, çalışanlara karşı bu dönem daha kapsamlı ve daha saldırgan bir tutum içine gireceklerini defalarca kamuoyuna açıkladık.

Ve büyük bir utanmazlık ve düşmanlıkla dolu kafalarındaki en son oyuna giriştiler. Teknik A.Ş işyerlerinin  işkolunun HAVACILIK değil, METAL işkolunda olduğu şeklinde Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na  İŞKOLU İTİRAZINDA bulundular.

Hemde kiminle biliyor musunuz HAK-İŞ konfederasyonu’na bağlı Çelik İş adlı sendikayla birlikte.

1962 yılından bu yana 21 nolu hava taşımacılığı işkolunda yıllarca ve defalarca toplu iş sözleşmesi yapılmış THY A.O’nun birimi iken, 2006 yılı Mayıs ayında bölünerek ayrı bir tüzel kişilik kazanmış THY Teknik A.Ş işyeri ile ilgili olarak THY Teknik A.Ş işvereni ve Hak-İş Konfederasyonu’na bağlı Çelik İş sendikası işyerinin “METAL İşkolunda” olduğu savıyla işkolu itirazında bulundu.

1962 yılından buyana havacılık işkolunda bulunan bir işyerini hedef alarak, hemde o işyerinin işvereni ile birlikte işkolu tesbiti isteyen, işçilerin toplu iş sözleşmesini engellemeye yönelik böyle bir gişimde figuranlık yapmayı göze almış  kendisine sendika adını yakıştıramadığımız işçi sınıfının kuyusunu kazan Hak-İş’e bağlı bu sendikayı bir kenara bırakıyoruz. Onlarla işçi sınıfı önünde ayrıca hesaplaşacağız.

Bilindiği gibi THY Teknik A.Ş 24 Mayıs 2006’da THY bünyesinden ayrıldığında İŞVEREN KENDİ TALEBİ İLE BU İŞYERİNİN HANGİ İŞKOLUNDA OLDUĞUNU tesbit amacaıyla başvuruda bulunmuş ve Bakanlık işyeri incelemesi yaparak  işyerinin HAVACILIK işkolunda olduğunu tesbit etmiş ve 31.08.2008 tarih ve 26275 sayılı resmi  gazetede yayınlanarak kesinleşmişti. Bu karara hiç bir sendikada itirazda bulunmamıştı.

Peki ne oldu da 2 yıl önce kendi talepleri ile yapılan ve Teknik A.Ş işyerinin Hava Taşımacılığı işkolunda olduğunu kesinleştiren ve o zaman hiç bir sendikanın da itiraz etmediği bu karara karşı şimdi itirazda bulunuyorlar.

Bunun anlamı THY  ve THY Teknik A.Ş’de 1 Ocak 2009 tarihinde yeniden başlayacak yeni dönem toplu iş sözleşmeleri öncesi  THY ve THY Teknik A.Ş emekçilerinin ortak mücadelesini engellemek, hatta THY Teknik A.Ş’de toplu sözleşme yaptırmamaktadır.

Bilindiği gibi Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının Sendikalar Yasası’na paralel yayınladığı İşkolları Tüzüğü  incelendiğinde

  13                3         34, 35, 36,

                                37, 38, 39            METAL

                                                              Metal yapımı, her türlü maden cevherlerinin ve bunların alaşım ve karışımlarının ergitilmesi, arıtılması, haddelenmesi, çekilmesi, dökülmesi ve şekillendirilmesi, çelik sanayii, madensel eşya yapımı, makina yapımı, elektrik makinaları, cihazları, araç ve gereçlerinin (deniz, demir ve hava yolları madeni taşıma araçları hariç) ve diğer madensel taşıtların yapımı ve onarımı ve başkaca madensel eşya ve gereç yapımı, kurma (montaj) sanayii işleri.

21                7         71                        HAVA TAŞIMACILIĞI

                                                               Hava ve havacılığın yer ve yerüstü işleri ile hava taşıtlarında yapılan her türlü işler ve uçakla ilaçlama işleri.

olarak kesin tarif edilmiştir.

Dikkat edilirse metal işkolunun tarifinde  (deniz, demir ve hava yolları madeni taşıma araçları hariç) denilmiştir. Çünkü sayılan bu işkolları zaten ayrıca tüzükte yer almaktadır. Hukuken  bu kadar açık tanım varken yapılan bu itiraza Hak-İş konferederasyonundan bir sendikanında katılması olayın siyasi bir üst kararla mı tezgahlandığını da akla getirmiyor değildir.

THY Teknik A.Ş’nin havacılık işkolunda olmadığının itirazında bulunmak bir anlamda sivil havacılığın temel taşlarından olan uçak teknisyenliği ve mühendisliğini hiçe saymak işyerini “ahmet ağanın teneke fabrikasına indirgemek” böylece mesleki onurla oynamak anlamına da gelmektedir.

THY Teknik A.Ş işvereni  SHGM, EASA, JAA, FAA denetlemelerinde kusura bakmayın benim işyerim metal işkolunda benim sizle işim kalmadı diyecek herhalde. Personel ve sendika düşmanlığı bunların sadece gözlerini değil, akıllarını da kör etmiş.

THY Teknik Müdürlük  1962 de Hava-İş sendikasını kuran bir işyeridir. Sendika kuran bir işyeri olarak kendi kurduğu sendikasına yönelen bu tehdite karşıda gerekeni yapacaktır. Bu sendikal haklara ve Hava-İş’e bağlılık  geleneğini hiç bir girişim ortadan kaldıramış, kaldıramayacaktır.

Bu itirazın hukuki bir basit işlem gibi gösterilmesi gerçekleri çarpıtmaktadır. İşkolu tesbit sürecinin yıllarca sürebilen bir hukuki karmaşa olduğunu herkes bilmektedir.

Bu itirazla ilgili işlem halen Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı müfettişiliğinin denetiminde incelenmektedir. Biz Sayın Bakanlık müfettişlerinin bu konuda hakkaniyet içinde objektif devlet memurluğunun verdiği onurlu bir duruşla gerçeği tesbit edeceklerine inanıyoruz ve güveniyoruz.

Tersi bir karar ise tamamen siyasi olacaktır. Bakanlığı ve HAK-İŞ konfederasyonunu büyük vebal altında bırakacaktır.

Bu ülkede hukuk varsa adalet varsa bu itirazın hiç bir geciktirilmeye meydan verneden reddedilmesi gerekmektedir. Çünkü THY Tenik A.Ş’de aileleri ile birlikte 10000 kişinin ekmekleri ve hakları ile oynanmış olur.

THY Teknik A.Ş işverenini uyarıyoruz. İşyerinde iş barışı ve huzurunu ortadan kaldıran bu tehlikeli kararınızı bir kez daha düşünün, olabileceklerden ne üyelerimiz nede sendikamız sorumlu olmayacaktır.

Bu konuyu bu noktalara taşımanın hem işyerinde çalışanlarımızın hemde Hava-İş ve bağlı olduğu kurumların hiç görülmemiş şekilde tepkisine neden olacağını şimdiden açıkça kamuoyuna duyuruyoruz. Saygılarımızla

TÜRKİYE SİVİL HAVACILIK SENDİKASI GENEL MERKEZ YÖNETİM KURULU