MENÜ
İstanbul 15/21
Airkule
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
TÜRKİYEDE HAVACILIK TIBBININ TARİHÇESİ
Prof. Dr. Muzaffer Çetingüç
YAZARLAR
17 Ocak 2018 Çarşamba

TÜRKİYEDE HAVACILIK TIBBININ TARİHÇESİ

Havacılık tıbbı ve uçuş doktoru kavramının öncüleri Almanlar ve Amerikalılardır. İlk uçuş doktorları 1915 yılında Almanya’da göreve başladı. İlk uçuş doktoru okulu 1919 yılında ABD’de açıldı. Sadece 2. Dünya Savaşı yıllarında Amerikalıların yetiştirdiği uçuş doktoru sayısı 4.412’dir. Amerikan Havacılık Tıbbı Birliği (Aeromedical Association) ise 1929 yılında kuruldu. Türk Hava Kuvvetlerinin kuruluşu birçok başka ülkeden daha önce 1911 yılında gerçekleştirildi, ama uçuş doktorlarımız olmadığı için 1. Dünya Savaşında ve Kurtuluş Savaşında müttefikimiz Almanların gönderdikleri uçuş doktorları (Dr. Kauer, Dr. Gerloff) Türk pilotlarına da destek oldu.

Cumhuriyetin kuruluşu sonrasında pilot adaylarının seçimi ve yıllık pilotaj muayeneleri Eskişehir’de Hava Sıhhi Muayene Komisyonu tarafından yapılmakta idi; o tarihlerde havacılık tıbbı eğitimi almış hekimler henüz yoktu. 1929 yılında ilk kez KBB uzmanı Dr.Yzb. Yusuf Ziya Balkan, Fransa ve İtalya’ya kursa gönderildi. 1931 yılında yurda dönüşünden sonra uçuş yönünden değerlendirilmesi gereken vakalarda, KBB dışındaki dallarda da “fenni mütalâa” vermeye başladı. 

1932 yılında pilot seçimi ve yetişmiş pilotların yıllık sağlık kontrolü ile ilgili ilk nizamname çıkarıldı. Üç uzman hekim Fransa’ya Val de Grace Okuluna kursa gönderildiler. 1935’de yurda döndükten itibaren ‘havacılık mütehassısı’ olarak Eskişehir'deki Hava Sıhhi Muayene Komisyonunda askeri pilotların muayenelerini yapmaya başladılar. Bu ekip o zamanki Sıhhi Beden Kabiliyeti Talimatnamesini de hazırladı. 1940’lı yıllarda pilotların ulaşım sorunları nedeniyle muayeneye gelememeleri dikkate alınarak, bu komisyon hava üslerine gider, gezginci ekip olarak muayeneleri yerinde yapardı. Ankara’ya geldiklerinde ise Devlet Havayolları pilotlarını da muayene ederlerdi. 1946 yılından itibaren askeri doktorlar ABD. San Antonio’daki Randolph Field Havacılık Okuluna kursa gönderildiler.

Türkiye’de havacıların muayenelerine ve havacılığa özel sağlık sorunlarına yönelik işlev yüklenmiş ilk kurum Eskişehir Hava Hastanesi’dir. Bugünkü binası 1948 yılında hizmete giren Hastane uçak şeklindedir; kanatlara klinikler, kuyruk bölgesine idari bölüm ve başhekimlik yerleştirilmiştir. Hastanenin bu mimari özelliği havacılık tıbbına hizmet motivasyonuyla ilgili olsa gerektir.

1950’li yıllarda Hastane bünyesinde kurulan Fizyolojik Eğitim Merkezinde pilotların hipoksi ve vertigo eğitimleri simulatörlerde yapılmaya başlandı. Bir havacılık fizyolojisi kitabı İngilizceden dilimize çevrildi. TSK ihtiyaçları için uçuş doktoru kursları açılmaya başlandı. 1956’da Hava Tababeti Araştırma ve Geliştirme Enstitüsü Müdürlüğü kuruldu. Eskişehir Hava Hastanesinin Türk havacılık tıbbında köklü bir geçmişi, uçuş emniyetinde önemli bir yeri vardır. Hatta ülkemizde havacılık tıbbı anlamında yapılan ne varsa, bunların hemen hepsinin burada yapıldığını söylemek abartı değildir. 1980 yılında Gülhane Askeri Tıp Akademisi'nde açılan Havacılık Tıp Bölümü, sonradan GATA Hava ve Uzay Hekimliği Bilim Dalı olarak Eskişehir'de faaliyet göstermeye başlamış, bu dalda uzman hekimler yetiştirilmiştir. Bu ünite bugün hala aynı işlevini sürdürmekle birlikte, bağlı olduğu Eskişehir Hava Hastanesi, 15 Temmuz 2016 darbe girişiminden sonra diğer askeri hastaneler ve GATA ile birlikte lağvedilmiştir. Bugün Yunus Emre Devlet Hastanesinin bir alt ünitesine dönüştürülmüş olan hastanenin askeri hekimleri mavi üniformalarını ve rütbelerini çıkararak sivil hekim statüsüne girmiştir. GATA’daki Hava ve Uzay Hekimliği Bilim Dalı da İstanbul’daki Sağlık Bilimleri Üniversitesine bağlanmış; statü karmaşası ve istifalarla havacılık tıbbının askeri ve bilimsel ayağı, yüz yılda kazanılan bilgi birikimlerini, deneyimlerini ve en önemlisi motivasyonunu büyük ölçüde yitirmiştir.

Fizyolojik Eğitim Cihazları: 27 Temmuz 1948 tarihinde Türk-Amerikan yardım grubu uçuş mümessili Alb. Sweitzer tarafından ilk alçak basınç odası (Hypobaric Chamber) faaliyete geçirildi. İrtifa ve hipoksi simülasyonu amacıyla kullanılan hipobarik çember 1942 model Amerikan yapımı, 8+1 kişi kapasiteliydi ve Almanya’dan alınmıştı. O zamanlar vertigo eğitimi için de Barany Sandalyesi kullanılmakta idi.

19-20 Ekim 1953 tarihlerinde ‘Lost Sheep’ manevrası için Türkiye’de bulunan Yunanlı pilotlardan 17’sine Hava Fizyoloji Laboratuvarında 25 bin feet irtifada alçak basınç odası eğitimi verildi. Daha sonra 12’şer kişilik gruplar halinde gönderilen 200 civarında Yunan pilotu, ayrıca bazı Lübnan’lı ve İspanyol pilotlar da bu eğitimden geçirildi.

1970’li yıllarda Eskişehir 1. Hava İkmal Bakım Merkezinde imal edilen, akü ile çalışan ve V.1, V.2 isimleri verilen vertigo cihazları bir süre kullanıldı. (Halen ‘Pilot Basınç Odası’ ile birlikte İstanbul Yeşilyurt’taki Hava Müzesinde sergilenmektedir.) Aynı yıllarda planetary, yaw ve roll hareketleri yapabilen bir ‘Vertifüj Cihazı’ Almanya’dan alınarak eğitim amacıyla kullanılmaya başlandı.

1991 yılında ise ABD’de imal edilen modern fizyolojik eğitim cihazları ile eğitim faaliyetine başlandı. Bu cihazlar; İnsan Santrifüjü, Alçak Basınç Çemberi, Vertigo Cihazı, Gece Görüş Laboratuvarı ve Fırlatma Sandalyesi idi. Esas olarak askeri havacılık uçucularının eğitimi amacıyla alınmış olan bu simülatörler, zaman zaman sivil havacılık pilotlarının ve sivil uçuş doktorlarının eğitiminde de kullanılmıştır.

     

Santrifüj cihazında yapılan anti-G manevraları eğitimi, 1994 yılından itibaren yabancı ülkelerin (Pakistan, Bangladeş, İsrail, Ürdün ve BAE, vs) pilotlarına da verildi ve ülkemize önemli prestij kazandırıldı. Fizyolojik Eğitim Merkezi, 1996 yılında Hava K.K. tarafından Uçuş Emniyeti Armağanı’na lâyık görüldü. Bunu nedeni, G kuvvetlerine, vertigoya, gece görüş yanılgılarına ve hipoksiye karşı önlem niteliğindeki simülatör eğitimlerinin kaza kırım oranlarındaki azalmada katkısı olduğunun fark edilmesiydi. Bu tür eğitimler mutlaka bazı kazaları olmadan önlemiş olmalıdır ve önlenen tek bir kazanın maddi karşılığı bile, tüm fizyolojik eğitim cihazlarının maliyeti ile orada çalışanların ömür boyu maaşlarının toplamından daha fazladır. Uçan insanların kurtulan canlarının ise maddi ölçüsü hesabedilemez.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Uçuş Doktoru Kursları: Türk Silahlı Kuvvetlerinin uçuş doktoru ihtiyacı 1929’dan itibaren 20 yıl kadar yurtdışı kurslardan sağlandı. 2 Aralık 1948 tarihinden sonra Eskişehir’de açılmaya başlayan kurslarla çok sayıda uçuş doktoru yetiştirildi. O zamanki kurslar ‘3 ay nazari ve 3 ay ameli’ olmak üzere 6 ay devam etmekte; uygulamalı bölümde her tabip T-33 uçağında 1 saat ve C-47 uçağında da 3 saat uçuş yapmakta idi. Bu kurslardan 2017 yılı sonu itibariyle 1200’den fazla hava, kara, deniz, jandarma ve 130 kadar sivil uçuş doktoru yetiştirilerek Türk askeri ve sivil havacılığının hizmetine verilmiştir.

NATO’ya girişimizden sonra artan bir tempoda ve bugün de devam etmekte olan bir anlayışla Hava Kuvvetleri yurtdışı uçuş doktoru kurslarını da ihmal etmedi. Hemen her yıl bir askeri hekim de ABD’ye (Texas-San Antonio- Randolph Air Field’e, sonraki yıllarda Brooks Air Force City Base, School of Aerospace Medicine: USAF SAM’e) kurslara gönderildi.

Hava Yoluyla Hasta ve Yaralı Tahliye Kursları: İlk kez 1953 yılında uçuş doktorları tarafından C-119 uçağında “havadan yaralı tahliyesi” gösteri ve konferansı verildi. 1 ay süreli kursun ikincisi 1954, üçüncüsü 1996 yılında yapıldı. 2008 yılında Sağlık Bakanlığı tarafından kurulan Hava Ambulans Sisteminin hekim, hemşire ve sağlık teknisyenleri, hasta ve yaralıların irtifadaki düşük basınç ve oksijen azlığı koşullarında ortaya çıkabilecek fizyolojik ve tıbbi sorunlar ile alınacak önlemler konusunda eğitimden geçirildi.

Uçuş Psikolojisi Kursları: Bu kurslar da uzun yıllar Eskişehir Hava Hastanesindeki Merkezde açılmış, 2 haftalık eğitimden geçen çoğunluğu askeri sivil memur statüsündeki psikologlar hava üslerinde ve Hava Harp Okulunda görevlendirilmişlerdir. GATA’nın lağvedilmesinden sonra doğan boşlukta Üsküdar Üniversitesi inisiyatif alarak 2017 yılında iki kez (Nisan ve Kasım aylarında) Havacılık Psikolojisi Sertifika Kursu düzenlemiş ve 44 Uçuş Psikoloğu yetiştirilmiştir. (Ancak havayolu şirketlerinin ve uçuş okullarının bu nitelikte personel istihdamı zorunluluğu talimatlara girmediği için kendilerinden yararlanılamamaktadır.  

Sivil kesimde havacılık tıbbı çalışmaları: Sivil havacılığımızda bu bilim alanı 10-15 sene öncesine kadar neredeyse tamamen boştu. Yurt içinde Eskişehir Hava Hastanesindeki kurslara koşulları zorlayarak katılıp ‘uçuş doktoru’ unvanı kazanmış birkaç hekim ve yurt dışında kendi imkânlarıyla kurs gören daha az sayıdaki bazı hekimler THK ve THY’de görev almışlardı. TSK’dan emekli uçuş hekimleri de bazı kuruluşlarda çalışmakta idi. GATA dışındaki hiçbir üniversitemiz böyle bir bilim dalı açmamış, uzmanlık öğrencisi yetiştirmemişti. Sivil pilotlarımızın periyodik sağlık muayeneleri Eskişehir, Etimesgut ve Güzelyalı Hava Hastanelerinde yapılmakta idi. 1990’lı yıllarda, belirli tıbbi cihazları ve uzman hekim kadroları olan hemen her hastane (başvurması halinde), Ulaştırma Bakanlığından pilotaj muayenesi yapma yetkisi alabiliyordu. Bu hastanelerde, havacılık tıbbıyla ilgili en küçük bilgisi bile olmayan hekimler pilotları muayene edip (!) sağlam kararı verebilmekte idi. Bazı üniversite hastanelerine, bazı devlet, numune ve özel hastanelere yetki verilmişti. İstinye ve Eskişehir Devlet Hastanesi, Erzurum ve Adana Numune Hastanesi, Cerrahpaşa Tıp Fakültesi vb. gibi 47 sağlık merkezinde yapılan muayeneler yasal olarak geçerliydi. Büyük yolcu uçaklarının pilotları, ehliyet muayenesi için başvuran sürücü adayları ile aynı standartlar içinde muayene edilmekte; hekimlerin bu pilotların uçuş koşullarında hangi fizyolojik zorlanmalarla karşılaşıp nasıl tıbbi problemler yaşayabilecekleri konusunda hiçbir eğitimleri olmadığı için rutin muayene bulgularına pilotlara özel yorum getirememekteydiler. Örneğin bir pilotta sara hastalığı (epilepsi) tespit edilebiliyor, ilaç reçetesi verilip ‘uçuşa elverişli’ kararı yazılabiliyordu! İzin döneminde özel bir hastanede kalp ameliyatı geçiren bir pilot, durumunu SHGM’den gizleyebiliyordu. 2003 yılına kadar böyle gelindi…

Bu süreçte Havacılık Tıbbı Derneği’nin uyarıları, JAA’nın zorlaması ve SHGM’nin yerinde kararları sonucu Ulaştırma Bakanlığı, Hava K.K. ile 2003 yılında bir protokol yaparak uçuş doktoru (AeroMedical Examiner-AME) kursları tertipledi. Eskişehir Hava Hastanesindeki bu kurslardan bugüne kadar 130’dan fazla sivil uçuş doktoru mezun edildi. JAA standardında 180 saat (5 hafta) süreli bu kursları alan hekimler ve onların görev aldığı hastaneler, Ulaştırma Bakanlığı SHGM tarafından yetkilendirilmeleri sonrasında, sivil uçucuların muayene ve uçuşa elverişlilik değerlendirmelerini yapmaya başladılar.

Avrupa Birliğine entegrasyon sürecinin zorlamalarıyla 2004 yılından itibaren SHGM’nin devrim niteliğindeki çalışmalarıyla yetkilendirilmiş hastane sayısı azaltıldı, nitelikleri yükseltildi ve her yetkili hastanede en az 2 uçuş doktoru bulundurma zorunluluğu getirildi. Pilotlara ait tıbbi kayıtlar on-line SHGM ve diğer hastaneler tarafından görülür hale getirilerek etkili kontrol sağlandı. SHGM, havacılık tıbbı alanındaki boşlukları doldurmak üzere son yıllarda peş peşe talimatlar yayınladı.

Havacılık tıbbı bilim alanında Gülhane Askeri Tıp Akademisi ve Hava Kuvvetleri öncülüğü hep devam etmekle birlikte, bazı üniversitelerimizde Hava ve Uzay Hekimliği Anabilim Dalları kurulmaya başlandı. Önce Ufuk Üniversitesinde, sonra 19 Mayıs ve Osmangazi Üniversitelerinde bölümler açıldı. GATA ve SHGM öncülüğüyle Havacılık Tıbbı Kongreleri düzenlendi (2017 yılı Ekim ayında üçüncüsü yapılan kongrelerde çok sayıda bilimsel bildiriler sunulmaktadır.    

Havacılık Tıbbı Derneği: Başka ülkelerdeki benzerlerine karşılık ülkemizde eksikliği söz konusu olan Dernek 2000 yılında kuruldu. (Derneğin misyonu, işlevleri ve faaliyetlerine bundan sonraki yazımızda yer vereceğiz.)  

Havacılık Tıbbı Konularında Yayınlanmış Türkçe Kitaplar:

- Havacılık Hijyeni. K. Gözmen, M. Şahinbaş, A. Koryak, F.Yakal, S. Tosun, H. Meriç,

   S. Balaban, İ. Oykam, N. Sayman, C. Duman. Eskişehir, 1949.

- Havacılık Tababetinde Fizyoloji. Tbp.Yzb. Hilmi Dinç. Eskişehir, 1955.

- Türk Askeri Havacılık Hekimliği Tarihi. Tbp.Alb. İzzet F. Oykam. Eskişehir, 1956. 

- Uçuş Hekimleri El Kitabı. (ABD Hava K Flight Surgeon Manual tercümesi)

   Tbp.Alb. İzzet F. Oykam. Eskişehir, 1958.

- Uçuş Ekibi İçin Hava Tababeti El Kitabı. (AGARD 154 no’lu yayının tercümesi)

   Tbp.Atğm. Üner Tan. Eskişehir, 1974.

- Uçuş Fizyolojisi. (ABD Hava K kaynaklarından tercüme) Tbp.Ütğm. Ferit Acar. Çiğli, 1974.

- Hava Psikolojisi. (Aviation Psychology kitabı tercümesi) Ankara, 1975.

- Fizyolojik Eğitim Ders Kitabı. (ABD Hava K. kaynaklarından tercüme) Pl.Yzb. Sacit

  Kılıncer. Ankara, 1982.

- Hava Fizyolojisi. (ABD Hava K. Physiological Training kitabı tercümesi) Ankara,1975

- Türk Asker Hekimliği Tarihi. Tbp. General Kemal Özbay. İstanbul Matbaası. İstanbul, 1976. 

- Uçuş Doktoru ve Uçuş Emniyeti. Doç.Dr. Muzaffer Çetingüç. Hava K.K. Ankara, 1994.

- Havacılık Tıbbı El Kitabı. Doç.Dr. Muzaffer Çetingüç (Ed). 1. Tak. Hv.K.K. Eskişehir, 1995.

- İnsan Performansı ve Limitleri. Anadolu Ü. Sivil Havacılık Yük.Ok. yayını. (JAA- Jeppesen tercümesi) Hazırlayanlar: Coşkun Zaim, Muzaffer Çetingüç. Eskişehir, 2001

- Dalgıçlık ve Uçuculukta Otorinolarengoloji. Doç.Dr. Faruk Ildız. KBB.Hastalıkları ve Baş Boyun Cerrahisi. Editör: Onur Çelik. Turgut Yayıncılık, İstanbul 2002.

- Sualtı ve Havacılık Açısından KBB Hekimliği. M. İbrahim Hızalan, Faruk Ildız. KBB

   Hastalıkları ve Baş-Boyun Cerrahisi. Editör: Can Koç. Güneş Kitabevi, Ankara 2004.

- Havadan Tıbbi Nakil. Şener S, Karcıoğlu Ö. (Eds). Akademisyen Tıp Kitabevi, Ankara, 2014.

- Havacılık ve Uzay Psikolojisi. Çetingüç M. Nobel Akademik Yay. Ankara, 2016.

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar
 Osman Gazi Baykal
 26 Şubat 2018 Pazartesi 10:17
Havacılık tarihimizin önemli yapıtaşlarından birini tamamlayan yazınız her bakımdan çok önemli. Emeğinize sağlık.
 Tamer
 22 Ocak 2018 Pazartesi 16:47
Kitabınızı da okudum. Paylaştıklarınız bize yol gösteriyor.
 Arif Özkan
 20 Ocak 2018 Cumartesi 11:26
Hocam sağolun bu konularda bilgiye ulasmamiz zordu
Yazarın Diğer Yazıları
Sayfa başına gitSayfa başına git
Masaüstü Görünümü  ♦   İletişim  ♦   Künye
Copyright © 2024 Airkule